Gürcistan'ın resmi dili Gürcüce'dir ve ülke genelinde yaygın olarak konuşulur. Dil, Gürcü kültürünün temel bir unsuru olarak önemli bir rol oynar. Gürcüce, Gürcistan'ın milli kimliği ve kültürel birliği için önemli bir simgedir. Dil, halkın bir araya gelmesini, ortak değerlerin paylaşılmasını ve toplumsal bağların güçlenmesini sağlar. Gürcistan, Gürcü Ortodoks Kilisesi'nin etkisi altında güçlü bir dini geçmişe sahiptir. Gürcü Ortodoks Hristiyanlık, Gürcistan'ın en yaygın dini inancıdır ve ülkenin resmi dinidir. Din, Gürcü toplumunun kültürel ve toplumsal dokusunu derinlemesine etkiler. Gürcistan'da din ve dini kurumlar, toplumsal yapıda önemli bir rol oynar ve siyasi kararlar üzerinde etkili olabilir.

Gürcü halkı, tarihsel olarak çeşitli etnik gruplardan oluşan bir toplum olmuştur. Gürcistan, farklı etnik grupların barış içinde bir arada yaşadığı ve kültürel çeşitliliği kucaklayan bir ülkedir. Gürcüler, genellikle hoşgörülü ve misafirperver bir toplum olarak bilinirler. Elbette, her toplumda olduğu gibi, bireysel düzeyde ayrımcılık veya önyargı olabileceği gibi, Gürcü halkının genel olarak ırkçı olduğunu söylemek doğru değildir. Gürcistan'da, yasalar ve toplumsal normlar, ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı mücadele etmek için çeşitli düzenlemeler ve kurumlar içermektedir. Ülkede insan hakları ve eşitlik konusunda ilerlemeler kaydedilmektedir. Ancak, her toplumda olduğu gibi, ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadelede daha fazla ilerleme sağlanması gerekmektedir.

Gürcüler Gürcüce konuşur. Gürcistan dünyanın en eski ve en orijinal dillerinden biridir, dolayısıyla bu dilin insanların ilk konuştuğu on dilden biri olarak kabul edilebileceği söylenmektedir. Yazıları da dilin özgünlüğünden türetilmiştir ve Gürcü alfabesi olarak bilinir. Çoğu insanın dininin Ortodoks olması ve nüfusun %83'ünü oluşturması dışında, Avrupa'da olduğu gibi Gürcistan'da da resmi din Hristiyanlıktır. Bu ülkede Müslümanların oranı yüzde on civarındadır.

Şii ve Sünni nüfus arasındaki fark önemli değildir. Nüfusun yaklaşık yüzde dördü Hristiyan ve Ermeni, ancak Katolikler çok az ve çok uzak ve yüzde birden az. Gürcistan Sosyalist Cumhuriyeti'nde cumhurbaşkanı hem devletin hem de hükümetin başıdır. Başkan, beş yıllık bir dönem için halk oylamasıyla seçilir. Bazı bakanlıklardan da başbakan sorumludur. Ülkenin yasama organı, beş yıllık bir dönem için halk oylamasıyla seçilen 235 sandalyeye sahip.

Gürcistan Halkı, Bu ülkenin nüfusu 4.630.000 kişi olup yaş ortalaması 38'dir. Bu ülkede nüfus artışı negatiftir. Yaşam beklentisi kadınlarda 80, erkeklerde 73 yıldır. Bu ülkenin resmi dili, kendi alfabesine de sahip olan Gürcüce'dir. Bu ülkedeki insanların yaklaşık %84'ü Ortodoks Hristiyan ve %10'u Müslümandır. Gürcistan'da Ekonomi, Ülkenin GSYİH'si 19.65 milyar dolar. 2 milyon 20 bin kişi iş gücünü oluşturuyor. Bu ülkede işsizlik oranı %13,6'dır. İnsanların yaklaşık %31'i yoksulluk sınırının altında yaşıyor. 2007'de enflasyon oranı yüzde 11'di.

İhracat ürünleri arasında Türkiye, Azerbaycan, Rusya, Ermenistan, Türkmenistan, Bulgaristan, ABD, Ukrayna, Kanada ve Almanya'ya ihraç ettiği hurda demir, maden suyu, demir cevheri, taşıtlar, Meyve ve Kuruyemiş bulunmaktadır. İthal ettiği ürünler arasında Rusya, Türkiye, Almanya, Ukrayna ve Azerbaycan'dan ithal edilen akaryakıt, taşıt, makine, bakliyat ve diğer Gıda maddeleri ile ilaçlar yer almaktadır .

Gürcistan, ekonomik olarak hızlı bir değişim ve dönüşüm geçirmiştir. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra, Gürcistan serbest piyasa reformlarına yönelmiş ve ekonomisini liberalleştirmiştir. Ülke, turizm, tarım, enerji, hizmetler ve lojistik gibi sektörlerde potansiyel taşımaktadır. Ekonomik faktörler, siyasi kararları ve politikaları da etkileyebilir. Örneğin, ekonomik büyüme, siyasi istikrarı teşvik edebilir ve ekonomik durgunluklar siyasi gerilimlere neden olabilir. Gürcistan, parlamenter bir demokrasi ile yönetilen bir cumhuriyettir. Siyasi sistem, çok partili bir yapıya sahiptir ve seçimlerle hükümetin oluşumu belirlenir. Gürcistan'da siyaset, farklı siyasi partiler ve çıkar grupları arasındaki mücadelelerle şekillenir. Dil, din ve ekonomi gibi faktörler, siyasi tercihleri ve partilerin politikalarını etkileyebilir. Aynı zamanda siyasi kararlar ve politikalar da dil, din ve ekonomiyi etkileyebilir.